27 Aralık 2013 Cuma

BÜLENT ORTAÇGİL ve ŞARKILARINDAKİ MATEMATİK

 Ortaçgil’in babasının tıp doktoru olmasından kaynaklı mıdır bilinmez ailesinde sayısal mesleklere doğru bir eğilim görülmektedir. Kendisi kimya mühendisliğinde ihtisaslaşırken kardeşi Ercüment Ortaçgil de matematik profesörlüğü yapmaktadır. Ortaçgil şarkı sözleri yazarken de bu mesleğin ona getirdiği özelliklerden faydalanmıştır. Bir röportajında bu durumu dile getiren Ortaçgil mühendisliğin matematiksel tekniği ile şarkı yazmadaki düşünüş şeklinin ortak olduğu noktaları vurgular: “Mühendisliğimin müziğin tekniğini öğrenmemde bir faydası olmamıştır da o düşünüş zincirinin şarkı sözlerini yazarken, mantıklama kurarken yararını gördüm; ama müzik kendi içinde bir konu. Yani onu özel olarak uğraşıp öğrenmemiz gerekiyor.”  Ortaçgil’e göre ise müzik tamamen farklı bir mantığa dayanmaktadır. 
  Mühendisliğin getirmiş olduğu bu mantıklama, Ortaçgil’in şarkı sözlerinin yazım tekniğinde etkili olmuştur. Bunun dışında bazı Ortaçgil şarkılarında ise matematiksel ifadelerin içerisindeki gizli şiirsel anlamları da yakalayabiliriz. Bu sözler de muhendisliğin getirdiği o matematiksel zekanın ürünü müdür bilinmez; fakat matematiksel bir ifadenin içindeki derin anlamları yakalamanın ustalığını görürüz Ortaçgil'in bu şarkılarında : 
  
“İntegralimi al abi
Limit sıfıra gider
İstediğini yap bana
Sessizlik sonsuzda nasıl olsa”  İntegral

“belki benim kağıt param,
bir şekilde, döne dolaşa
senin cebine girmiştir “     Eylül Akşamı

“Matematikleştirme beni
Çarpma, bölme
Toplama, çıkartma
Beni hesaplaştırma”        Beni Kategorize Etme





24 Aralık 2013 Salı

BÜLENT ORTAÇGİL ve ŞARKILARINDAKİ SAVAŞ TEMASI


“Savaştık Savaşa Yazdık
Yenen Ağlar Yenilen Ağlar
Bir Baktık ki Yapayalnızdık
Diyen Ağlar Demeyen Ağlar”

“Aşk Var” şarkısında da söylediği gibi savaş, savaşan tarafların her ikisinin de yenilgisiyle sonuçlanır. Bu konu çoğu şarkısında işlenmiştir. Örneğin bir diğer şarkısına bakacak olursak, “Biraz Umut” şarkısında da yine bu fikre değinmiştir:


“Savaşlar birbirine benzer

Kazanan olmaz
Kazandığını sanma
Kayıplarına bak biraz
Cebindekinin yarısını ödedin silahlara
Şimdi diyorsun ki
Yalnız barış adına !”

Oscar Wilde’ın da dediği gibi “ ateşe ateşle karşılık verenlerin elinde genellikle kalan küldür “. Savaşın getirdiği kazanç her zaman yanında en büyük yıkımı da getirmiştir, Ortaçgil de bunun farkındaydı.


Sözlerin de savaşı eleştiren bir diğer şarkısı da “Yapma Lütfen”dir.


“Sesim kısık bağırmaktan

Sağır duvarları gösterip beni susturma lütfen
Bütün savaşlar mı böyle benzer
Yalnız en güçlüler mi haklı olanlar
Bizi böyle oyalamak hiç mümkün değil”

Şarkının bu kıtasında dediği gibi güçlünün adaletsizliğinden bahseder ki bu konu başka şarkılarında da ortak fikir olmuştur, örneğin “Ayrıntılar” şarkısında olduğu gibi :


“Yıkılan duvarlar gördüm

Coğrafyanın değiştiğini
Hiç kimse değiştiremedi
Güçlünün haksızlığını”

Güçlü olmanın, gelişmişliğin yolunun savaş ve savaş ticaretinden geçtiğini anlatan bir diğer şarkısı da “Kızıma Mektup”tur :


“Diyeceğiz sana kardeşlikten barıştan…

Dakikada binler ölüyor açlıktan
Demeyeceğiz tabii: ‘En özgür, gelişmiş ülkeler en sıkı silah
tüccarları ’
Onu artık sen bulacaksın”

Görüldüğü üzere Bülent Ortaçgil’in şarkılarındaki savaş teması hep güçlü ile güçsüzün ayrımını anlatan ve savaş da kazanan tarafın olmayacağını vurgulayan bir yapıdadır.

13 Aralık 2013 Cuma

BÜLENT ORTAÇGİL VE GİTAR



Gitarın atası lavta derler.Sümerler,Mısırlılar, Babilliler,Romalılar ve Yunanlılar bu sazın ilkel şekline kendi kültürlerinde barındırmıştır. Araplar tarafından geliştirilip Endülüs Emevileri tarafından Avrupa’ya getirilen lavta daha sonra kendi tarihi adaptasyonları sonucu evrimleşmiş, değişmiş hatta bazen bazı yerlerde özünü korumuş ve günümüz gitar haline kadar ilerlemiştir. Gitarın günümüz modern hali 19.yy da Luthier Antonio Torres tarafından oluşturulmuştur. Gitarın uzun tarihini özetlemek gerekirse bu bir kaç cümle bize en azından işe nerden başlamamız gerektiğini gösterecektir. Bülent Ortaçgil’in ise gitarla buluşması ve onun müziğinin şekillenmesi bu başlangıçtan itibaren yüzyıllar alacaktır. Belli dönemlerin bazı gitar dokunuşu dolaylı ya da direk yollardan Ortaçgil’in müzik anlayışında etkili olacaktır.

 Ortaçgil, müziğe ilk adım attığı yıllarda tek gitarıyla karşımıza çıktı. Donovan’ın kendine has arpejleri, The Beatles ‘ın 50’li yıllardan kalma Beat geleneğini belli bir noktaya getirmesi, Bob Dylan’ın folklorik müzikal anlayışı ve bunun gibi bir çok sanatsal bakış, onun müziğinde önemli yerlere sahipti. Bülent Ortaçgil'in yapmış olduğu müzik özellikle gitaristler için ayrı bir yerdedir. Ortaçgil müziğini iyi bir şekilde icra etmek için iyi bir gitar tekniğine sahip olmak gerekir. Ortaçgil'in çalmış olduğu akorları kendi bulmuş olduğu düzende çalması, gitaristlerin alışık olmadığı bir akor düzenini ortaya çıkarıyor. Örneğin çaldığı akorlarda çeşitli sesleri tınlatmaması, arpej ve ritimlerde tüm sesleri kullanmaması, bazen de gitarın akord dizilimindeki değişimlerle olabildiğince boş tellerlerle müziğini oluşturması gitaristler tarafından fark edilen özelliklerdendir. Bu ve buna benzer gitar teknikleri sebebiyle, Ortaçgil'in müziğinin icrası ustalık gerektirmektedir.

 Ortaçgil’in gitarı hakkında bir diğer bilmemiz gereken husus onun hangi marka gitar kullandığıdır. Martin gitar, Ortaçgil'in genelde kullandığı gitarın markasıdır. Eric Clapton da bu gitarı tercih eder. Alım gücü yüksek olan bir kitleye hitap eder. Yapım aşamasında akustik ve ses mühendislerinin de kontrolünden geçen üst düzey akustik gitardır.  Ortaçgil konserlerinde genellikle Martin marka gitarını çalsa da standart akordla çalmadığı "Eylül Akşamı"nda Takamine marka gitarını kullanır.

 Tüm bu bilgiler ışığında Ortaçgil’i anlamanın en önemli yolu gitarı da anlamaktır. Ve gitar, kendi tarihi gelişiminde,  dünyayı değiştirmek isteyen genç Ortaçgil’in elinden de geçerek yeni şarkılarda vücut bulmuştur.



10 Aralık 2013 Salı

BÜLENT ORTAÇGİL ve JOHN LENNON : "AŞK"

Bülent Ortaçgil'in ve John Lennon'ın kendi aşk tanımlamalarını görmek için şu şarkılarından yola  çıkabiliriz : 
 "Aşk Nereye Kadar "Bülent Ortaçgil ve "Love" John Lennon

Aşk hakikattır, hakikat aşk
Aşk duygudur, duygu aşk
Aşk, aşık olunmayı istemektir
Aşk dokunuştur, dokunuş aşk
Aşk ulaşmaktır, ulaşmak aşk
Aşk, aşık olunmayı istemektir
Aşk sensin
Sen ve ben
Aşk bilmektir
Olabiliriz…

Aşk özgür olmaktır, özgür olmak aşk

Aşk yaşamaktır, yaşamak aşk
Aşk için gerekir aşık olmak
           Jonh Lennon
------------------------------------------------------------------

Aşk Başlar
Aşk Varır
Aşk Yaratır
Aşk Verir
Aşk Sorar, Sorgular
Aşk Dinler
Aşk Anlatır

Aşk Çözer, Geliştirir

Aşk Çarpar, Değiştirir
Aşk Sorari Sorgular
Aşk Üretir, Dönüştür

Kendi Kendine Bir Sor

Nereye Kadar

Bütün Değerlerin Geometrik Artar

Genelden Özele Yolculuk Bu
Bütün En Güzeller Sende Toplanır
Kapılar Kapatılır Kalıcı Mutluluk

Aşk Yıkar

Aşk Yapar
Aşk Yorar
Aşk Yeniler
Aşk Sorar, Sorgular
Aşk Yaşanır
Aşk Biter

Kendi Kendine Bir Sor

Nereye Kadar

Aşk Çözer Geliştirir

Aşk Çarpar Değiştirir
Aşk Sorar, Sorgular
Aşk Üretir, Dönüştürür
                                                                               Bülent Ortaçgil



3 Aralık 2013 Salı

Bülent Ortaçgil ve "FARK ETMEDEN ŞARKISI"

Bülent Ortaçgil’in politik şarkılarından biri olan “Fark etmeden” şarkısı  çevresine duyarsızlaşmış bireyi birinci ağızdan konuşturarak eleştirmektedir.  Ortaçgil’in şarkılarında kullandığı simgesel anlatım bu şarkıda da karşımıza çıkar. Özellikle şarkının nakarat kısmı olan “Ah bu renkler, ah bu renkler resimsiz ressam, cevabı yok ben sormasam.  Ah bu renkler, ah bu renkler verimsiz ressam, cevabı yok ben sormasam” dizeleri şarkıdaki anlam kapalılığının yoğun yaşandığı kısımdır. Şarkının bulanık kısmı diye de nitelendirilen ve şarkıya anlamsal bir gerilim katan bu dizeler müzikal açıdan da desteklenmiştir. Şarkının genelinde “fa minör” ilerleyen müzik, nakarata geldiğinde yarım ton kayarak “fa diyez major” olarak devam eder. Melodik olarak da bu anlam bulanıklığına girilmiş olur. 

Bülent Ortaçgil ve "DÜNYAYI DEĞİŞTİRMEK"

 Bülent Ortaçgil her şarkı yapma nedenini dünyayı değiştirme isteğiyle bağdaştırır.  Dünyayı değiştirmek Ortaçgil şarkılarında sık sık karşılaştığımız bir tema.  Örneğin Oyuna devam şarkısında geçtiği gibi :  “Rakipler kaçak güreştiler. Hepsinin yumrukları vardı. Dünyayı değiştirmek için verdiğimiz kırıntılardı”.
  Ortaçgil’in dünyayı  değiştirme arzusunu dile getirdiği bir röportajında bu durumu daha net anlayabiliriz :  “Şunu hep çok istedim: Dünyaya çarpayım ve onu değiştireyim. Her yapılan güzel şey dünyayı değiştirir ; ama benim başarılı olup olmadığım tartışılır”. Onun için her şarkı dünyayı değiştirme isteğiyle ortaya çıkarken, son zamanlarda şarkı yapmakta zorlanmasının sebebini de bu şekilde açıklıyor ve artık dünyayı kabullenmeye başladığını belirtiyor.
 Sonuç olarak şarkılarında sık sık gördüğümüz bu kavram belki de en güzel  şu şarkısında özetleniyor : 

“ Hani değiştirecektik dünyayı. Çoktular ama hiç yoktular”